aklaşık 5 yıl önce ilk olarak ABD ardından Avrupa’da çok hızlı şekilde yayılan ve Türkiye’de de yüzbinlerce kişinin dolandırılmasına neden olan dolandırıcılık yöntemi yeniden kullanılmaya başlandı. Daha önceden temin ettikleri telefon numaralarını aryan dolandırıcılar, anket yaptıklarını belirterek konuşmaya başladıkları kişilere bir süre sonra ‘Sesimi duyabiliyor musunuz?’ diye sorarak cevap bekliyor, kullanıcıların burada verdikleri ‘evet’ cevabını kaydeden dolandırıcılar daha sonra bu cevabı farklı soruların arkasına ekleyerek insanları borçlandırıyor.

MESAJLA SAHTE HACİZ!

Bu yöntemi kullanarak kişileri sanki sesli bir sözleşmeye onay almış gibi insanları tehdit eden dolandırıcılar, resmi olarak bir haciz işlemi başlatamadıkları için bir avukatlık şirketine aitmiş gibi gösterdikleri telefon numarasından mesajla sahte haciz işlemi başlattıklarını belirterek ödeme yapılmasını istiyor. Burada numaraya geri dönüş yapan kişilere ücretin yarısını kredi kartıyla ödeyebileceklerini belirten dolandırıcılar, aldıkları kredi kartı bilgileriyle defalarca kez ufak miktarlar çekerek aynı kişileri defalarca dolandırıyor.

NE YAPILMALI?

Bu konuda vatandaşları uyaran hukukçular ise bu aramalarda kesinlikle ‘evet’ ya da ‘onaylıyorum’ cevaplarını kullanmamalarını belirtirken kredi kartı bilgilerinin dolandırıcıların eline geçtiğini düşünenlerin ise ilk olarak kartlarını kullanıma kapattırmalarını daha sonra da kişiler hakkında şikayetçi olmalarını tavsiye ediyor. Farklı dolandırıcılık şebekeleri arasında numara paylaşımı yapıldığını da belirten hukukçular, bu konuda Ticaret İl Müdürlüklerine numaralar ve arama fotoğrafları ya da kayıtlarıyla başvuru yapılması durumunda arayan numaraların iletişime kapatıldığını belirtti.